
Boşanmada mal paylaşımı, eşlerin evlilik birliği içerisinde edindiği varlıkları kanunlar tarafından belirlenen kurallar doğrultusunda pay etmesini sağlayan hukuki bir prosedürdür. Söz konusu süreç, evlilik birliğinin mahkeme önünde sona ermesiyle birlikte tarafların hak sahibi olduğu varlıkları geri almasını mümkün kılar. Eşlerin, edinimler üzerindeki hakkını belirleyen husus ise 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nda düzenlenen mal rejimleridir.
Yasal rejime göre evlilik birliğinin başladığı tarihten sonlandığı zamana dek geçen sürede kazanılan her varlıkta eşlerin eşit mülkiyeti vardır. Öte yandan boşanmada mal paylaşımı Türk Medeni Kanunu’nda düzenlenen diğer mal rejimleri doğrultusunda da yapılabilir. Bu içeriğimizde; yasal ve diğer mal rejimleri bağlamında tasfiye süreci, davalarda hangi mahkemelerin yetkili olduğu ve sürecin nasıl işlediğine dair ayrıntılar sunacağız.
Boşanmada Mal Paylaşımı Ne Demektir?
Boşanmada mal paylaşımı, evlilik birliği içinde edinilen varlıkların eşler arasında nasıl bölüşüleceğini belirleyen hukuki bir süreçtir. Türk Medeni Kanunu’na göre eşler arasında aksi kararlaştırılmadıkça 202. madde 1. fıkrada belirtilen “edinilmiş mallara katılma rejimi” geçerli olur. Söz konusu yasal rejim, eşlerin evlilik birliğinin kurulmasından boşanmaya kadar geçen sürede edindiği mallarda eşit pay sahibi olduğunu belirtir.
Yasal rejime göre evlilik süresince elde edilen gelirler, taşınmazlar, araçlar, birikimler ve benzeri kazançlar edinilmiş mal kabul edilir. Bu noktada eşlerin birbirlerine sağladığı katkı da boşanmada mal paylaşımı sürecinde değerlendirilir. Tüm varlıklar ise boşanma halinde eşit olarak paylaştırılır. Ancak miras yoluyla geçen mal varlığı, kişisel hediyeler ya da evlilik öncesinde edinilmiş varlıklar “kişisel mal” kapsamına girer ve paylaşım dışında tutulur.
Boşanmada Mal Paylaşımı Nasıl Yapılır?
Boşanmada mal varlığı paylaşımı, 4721 sayılı TMK’de belirlenen yasal rejim doğrultusunda yapılır. Bu noktada mahkeme; tarafların katkılarını, taleplerini ve sunulan delilleri değerlendirerek bir paylaşım kararı verir.
Eşlerden biri, diğerinin mal varlığının azaltılması ya da kaçırılması gibi kötü niyetli davranışlarda bulunduğunu ispat ederse mahkeme bu durumları dikkate alarak hakkaniyete uygun bir karar verebilir. Buna ek olarak Medeni Kanun 222. maddede belirtilen aşağıdaki hususlar da dikkate alınır:
- Eşlerden biri, belirli malın kendisine ya da karşı tarafa ait olduğunu iddia ederse söz konusu durumu ispat etmelidir.
- Eğer malların eşlerden birine ait olduğu belirlenemez ya da ispat edilemezse müşterek mülkiyet kavramı devreye girer. İlgili hususa göre eşlerin her ikisinin de söz konusu mal varlığı üzerinde eşit hakkı vardır.
- Eşlerin bütün malları, aksi iddia edilinceye kadar edinilmiş mal olarak kabul edilir.
Yukarıda yer alan maddelerle uyumlu olarak eşler, öncelikle birbirinde bulunan malları iade eder. Ardından kişisel ve edinilmiş mallar kategorize edilir. Eğer eklenecek değer varsa ya da denkleştirme gerekirse söz konusu işlemler yapılır. Bunlara ek olarak mevcut borçlar çıkarılır. Boşanmada mal paylaşımı sürecinin son aşaması ise aktif değerin ve katılma alacağının belirlenmesidir.
01.01.2002 tarihinden önce evlenen çiftler için boşanmada mal paylaşımı, 743 sayılı Medeni Kanun’a göre yapılır. Söz konusu yasaya göre boşanmada mal paylaşımı sırasında herkes üstüne kayıtlı varlıkları alabilir. İlgili durumun istisnası ise eski kanunun yürürlükte olduğu tarihlerde evlenen çiftlerin, yeni kanunun devreye girmesini takriben 1 yıl içinde edinilmiş mallara katılma hakkına dair bir sözleşme imzalamasıdır.
Anlaşmalı Boşanma Davasında Mal Paylaşımı Nasıl Yapılır?
Evli çiftlerin anlaşmalı boşanma öncesinde mali sonuçlara ve çocuğun durumuna dair yazılı anlaşma yapmaları gerekir. Anlaşmalı boşanmada mal paylaşımı ise eşlerin mahkemeye sunduğu sözleşme kapsamında ele alınır. Bu bağlamda sözleşmenin belirlenmesi ve mal paylaşım süreci aşağıdaki hususlar doğrultusunda ilerler:
- Taraflar, anlaşmalı olarak boşandıkları için evlilik birliği içerisinde edindikleri malları talepleri doğrultusunda paylaşır. Eşlerin isteğine bağlı olarak mallar eşit olarak paylaşılabileceği gibi iki tarafın mülkiyetler üzerinde farklı paylar alması da mümkündür.
- Eşler evlilik birliği kurulmadan önce ya da sonra sözleşme yapmadılarsa edinilmiş mallara katılım rejimi baz alınır. Bununla birlikte boşanma sırasında ayrı bir sözleşmeyle haklarını özel olarak paylaşabilirler.
- Karı-koca, sözleşme içeriğine boşanmada mal paylaşımı ve nafaka hususlarının her ikisine dair bir madde ekleyebilir. Bununla birlikte anlaşma, yalnızca mal rejimi tasfiyesi dışında kalan mali konuları kapsayacak şekilde de hazırlanabilir.
- Tarafların mahkemeye sunduğu sözleşmede taşınmazların imar planı üzerindeki ada, parsel ve bağımsız bölüm numaraları yer alabilir. Bunların yanı sıra anlaşmada eşlerin üzerinde kayıtlı araçların plakası, iş yerleri ve diğer menkul varlıkların nitelikleri belirtilebilir.
- Boşanma protokolü, mahkemeye sunulur. Ardından mahkeme, sözleşme içeriğinin yasal haklara uygunluğunu inceler. Bu doğrultuda protokolü onaylayabilir ya da boşanmada mal paylaşımı için yeniden düzenlenmesini talep edebilir.
Bütün bunlara ek olarak Yargıtay, TMK 166/3 uyarınca anlaşmada mal rejiminin paylaşılmasına dair madde olmasının zorunlu olmadığını belirtmiştir. Ancak tarafların maddi-manevi tazminat, yoksulluk nafakası ve iştirak nafakası için anlaşmaya varmış olması zorunludur.
Çekişmeli Boşanma Davasında Mal Paylaşımı Nasıl Yapılır?
Çekişmeli boşanmada mal paylaşımı, ayrılığın kesinleşmesinin ardından dava dilekçesinde yer alan talep beyanına göre yapılır. Bu tür boşanmalarda malların tasfiyesi aşağıdaki usullere göre gerçekleşir:
- Medeni Kanun 226. maddeye göre bir eşin sahip olduğu mallar diğer eşte ise zilyetliğin bulunduğu kişiye geri verilir.
- Mallar arasında paylı mülkiyete konu olanlar için eşlerden biri, malın bölünmeden kendisine verilmesini isteyebilir. Fakat bu durumda talepte bulunan eş, mal üzerinde daha üstün bir yararı olduğunu ispat etmelidir. Bununla birlikte diğer eşin payını geri ödemesi gerekir.
- Eşlerden biri; karşı tarafa ait olan malların kazanılması, daha iyi hale getirilmesi ya da korunmasına katkıda bulunduğu halde karşılık almadıysa değer artışı oranında pay sahibi olabilir. Böyle bir durumda eşin alacağı, malın güncel değeri üzerinden belirlenir. Eğer mal değer kaybına uğramışsa katkının başladığı tarihteki kıymeti esas alınır.
Bunlara ek olarak tarafların edinilmiş mallarına ilişkin borçları kişisel malları ile ödediği hallerde denkleştirme talep etmesi de mümkündür. (bkz: TMK md. 230 f.1)
Boşanmada Hangi Mallar Paylaşılır?
Boşanmada, mal rejimi süreci içerisinde kazanç ve emek karşılığı elde edilen varlıklar paylaşılır. Öte yandan TMK 222/3’te belirtildiği üzere eşler, malın şahsa ait olduğunu ispat edemiyorsa eşyalar kişisel olsa bile boşanmada mal paylaşımı davasına konu olur. Tüm bu bilgiler ışığında boşanmada mal paylaşımı sürecine dahil olan varlıklar aşağıdaki gibi sıralanabilir:
- Eşlerin bir iş yerinde çalışmasına karşılık verilen ücretler
- Telif, lisans, patent gibi fikri mülkiyetten kaynaklanan gelirler
- SGK ve diğer sandıklar tarafından yapılan ödemeler
- Çalışma gücü kaybı tazminatları
- Maddi tazminatlar
- Emekli maaşı
- Eşlerden birinin mülkiyetinde olduğu kanıtlanamayan mallar (paylı mallar)
Yukarıdakilerin yanı sıra kişisel mal statüsündeki varlıkların gelirleri de edinilmiş mal olarak kabul edilir. Örneğin; eşlerden birine miras olarak kalan ev için aldığı kira, kökeni kişisel mal olsa bile boşanmada paylaşılır. Bununla birlikte eşlerin bankaya evlenmeden önce yatırdıkları para için evlilik tarihinden itibaren elde ettiği faiz gelirinde de her iki tarafın hakkı vardır. Dolayısıyla evlilik birliği kurulduktan sonra alınan faizler de eşler ayrıldığında mal paylaşımı kapsamına girer.
Boşanmada Hangi Mallar Paylaşılmaz?
Evlilik birliği öncesinde edinilen mallar boşanma sırasında paylaşılmaz. Bununla birlikte kişisel eşyalar da boşanmada mal paylaşımı kapsamında değerlendirilmez. Öte yandan eşler, TMK 221. madde 1. fıkraya göre edinilmiş mal statüsündeki varlıkları bir anlaşma doğrultusunda kişisel eşya olarak kabul edebilir.
Eşlerin anlaşması doğrultusunda kişisel mal statüsüne soktuğu söz konusu mal varlıkları da boşanma sırasında paylaşılmaz. Boşanmada paylaşılmayan diğer varlıklar şu şekilde sıralanabilir:
- Dizüstü bilgisayar ve telefon gibi elektronik aletler
- Spor aletleri
- Koleksiyon eserleri
- Tarafların miras ya da bağış yoluyla edindiği mal varlıkları
- Manevi tazminat alacakları
- Karı kocadan birinin miras yoluyla edindiği menkul ve gayrimenkuller
- Giysiler
Bunlara ek olarak mücevher ve altın gibi değerli varlıklar, yatırım amaçlı alınmadığı takdirde kişisel mal sınıfına girer. Dolayısıyla söz konusu eşyalar, boşanmada mal paylaşımı davasına konu olmaz.
Boşanmada Eşe Ait Şirketin Paylaşımı
Eşlerden birine ait olan şirketlerin paylaşımı, varlığın evlilik birliği süresince elde edilip edilmediğine göre yapılır. Bu noktada eşlerden biri, evli olduğu zamanlarda şirket kurduysa söz konusu durumun edinilmiş mal olarak ele alındığı durumlar değişir. Türk Medeni Kanunu’na göre taraflar aksini belirtmedikçe edinilen malların eşler arası paylara bölünmesi zorunludur.
Şirket ve hisselerin paylaşımının mümkün olması için varlıkların emek sonucu ya da ortaklık yoluyla kazanılmış olması önemlidir. Bu kapsamda miras ya da bağış gibi şahsi mallar yoluyla elde edilen şirket ve hisseler, paylaşıma konu olmaz. Bunlara ek olarak eşe ait şirketin sermayesi özel kaynaklardan karşılandıysa bunlar boşanmada mal paylaşımı kapsamında sayılmaz.
Şirketin üzerine kayıtlı mallar, tüzel bir kişiliğe ait olacağı için tek tek hesaplanması ve paylaşılması söz konusu değildir. Boşanma sırasında eşlerden birine ait olan şirketin paylaşımında değer de oldukça önemlidir. Bir şirketin değerini belirleyen hususlar şu şekilde sıralanabilir:
- Şirketin kuruluşundan boşanma tarihine geçen süre değerinin belirlenmesinde etkilidir.
- Marka değeri, şirketin değerini belirleyen bir diğer değişkendir.
- İşletmenin sahip olduğu lisanslar da kıymetini ortaya koyan hususlardan biridir.
- Firmanın devam eden sözleşmesi varsa bununla birlikte alacaklar ve borçlar da şirketin değerini belirler.
Yukarıdakilerin yanı sıra şirkete ait taşınır ve taşınmaz varlıklar da değerin belirlenmesinde etkilidir. Bu kapsamda şirketin ortaya çıkan toplam değerine göre hisseler boşanmada mal paylaşımı sırasında eşler arasında dağıtılır.
Boşandıktan Sonra Mal Paylaşımı Davası Açma Süresi (Zamanaşımı)
Boşanma sonrasında malların tasfiyesini sağlayan davalar için zamanaşımı süresi, 10 yıldır. Belirlenen süre dolduktan sonra açılan davalar kabul edilmeyeceği için boşandıktan sonra mal paylaşımı yapılması ve tarafların haklarını geri alması mümkün değildir. Öte yandan zamanaşımı sürecinin başlaması için boşanmanın kesin nitelik kazanması gerekir. Bu kapsamda boşanmanın kesinleşmesi ve zamanaşımı sürecinin başlaması için aşağıdaki durumlar meydana gelmelidir:
- Hakim boşanma kararını vermiş ve eşlerden biri itiraz hakkını kullanmamışsa,
- Gerekçeli kararın açıklanmasını takiben iki haftalık süre içinde taraflardan biri dosyayı istinafa taşımıyorsa,
- Davalı ve davacı istinaf başvuru haklarından feragat ettiklerine dair dilekçe verirse zamanaşımı süreci başlar.
Yukarıdaki hususların ortaya çıkması için hakimin boşanmayı onaylaması ve gerekçeli kararı açıklaması gerekir. Anayasanın 141. maddesi 3. fıkrasında belirtildiği üzere tüm mahkemelerde karar, gerekçeli olarak yazılmalıdır. Bununla birlikte boşanma kararı kesinleşme şerhi ile kanuni bir statü kazanır. Söz konusu tarihten itibaren eşlerin yetkili ve görevli mahkemeye mal paylaşım davası için başvurması gerekir.
Boşanmada Mal Paylaşımı Davasında Yetkili ve Görevli Mahkeme
Boşanmada mal paylaşımı davalarında yetkili mercii Aile Mahkemeleri olarak belirlenmiştir. Davada görevli olan mahkeme ise boşanmaya ya da mal ayrılığına karar veren Aile Mahkemesidir. Fakat Aile Mahkemelerinin olmadığı bölgelerde yetkili ve görevli mercii Asliye Hukuk Mahkemeleri olur. Tarafların boşanması kesinleştikten sonra 10 yıllık süre içinde davanın görüldüğü bölgedeki söz konusu mahkemelere bizzat başvuru yapması gerekir.
Boşanmada Mal Paylaşımı Yargıtay Kararları
Boşanma sonrası mal paylaşımı için Yargıtay’ın belirlediği kararlar kesin hükmündedir. Hukuki kararlarda birliği sağlayan Yargıtay, malların tasfiyesi için örnek teşkil edecek aşağıdaki kararları almıştır:
- Yargıtay 8. Hukuk Dairesi 2007/7361 E. 2014/13668 sayılı kararında eşlerin şans oyunları kazançlarının edinilmiş mal olduğuna yer verilmiştir. Fakat Yargıtay 8. Hukuk Dairesi’nin kararında Milli Piyango gibi şans oyunlarının kişisel mal olarak geçtiği hükmüne varılmıştır.
- Yargıtay 3. Hukuk Dairesi’nin 2020/10206 E. 2020/6900 sayılı kararına göre eşlerin miras olarak kalan varlık ya da paraları, ortak hesapta olsa bile kişiye aittir. Bu sebeple mal tasfiyesine konu değildir.
- Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 2023/1238 numaralı kararına göre boşanmada mal ayrılığının geçerli olduğu dönemde edinilen mallara kadının ziynetleriyle katkı yaptığı kabul edilerek boşanmada katkı payı alacağının hesaplanması gerekir.
- Yargıtay 8. Hukuk Dairesi’nin 2019/1633 numaralı kararına göre evlenmeden önce krediyle alınan konutun ödemeleri evlilik birliği içinde yapılıyorsa edinilmiş mal olarak kabul görür. Bu bağlamda evlilik birliği öncesinde alınmış bile olsa boşanma sırasında mal paylaşımına konu edilir.
- Yargıtay’a göre birinci derece ve ikinci derece akrabalar için evlilik birliği içerisinde alınan konut ya da taşıtlar edinilmiş mal sayılmaz. Bu kapsamda boşanma sonrasında mal paylaşımı sırasında anne, baba ve kardeşe alınan ev ve arabalar konu edilemez.
Bunlara ek olarak Yargıtay kararlarına göre düğünde erkeğe takılan ziynetler erkeğe, kadına takılan ziynetler ise kadına aittir.
Eşler Ayrıldığında Mal Paylaşımı Hakkında Sık Sorulan Sorular
Boşanmada Mal Paylaşımı Yarı Yarıya mı?
4721 sayılı Medeni Kanuna göre boşanmada mal paylaşımı, evlilik birliği içerisinde edinilen eşyalar için yarı yarıya olur. Söz konusu durumun istisnaları ise evlilik öncesi ya da sonrası mal rejiminin sözleşme ile düzenlenmesidir. Bununla birlikte eşlere ait kişisel eşyalar ya da kişisel eşya yerine geçen edinimler de tarafların yalnızca birine aittir.
Evlenmeden Önce Edinilen Mallar Boşanmada Paylaşımı Nasıl Olur?
Evlenmeden önce edinilen mallar boşanmada paylaşımı için konu edilmez. Malların tasfiyesi için varlıkların evlilik birliği devam ederken alınmış olması gerekir. Bu sebeple evlilik öncesi kazanılan varlıklar boşanma sonrasında ait olduğu tarafta kalır.
Boşandıktan Sonra Ev Kime Kalır?
Türk Medeni Kanunu’na göre ev gibi gayrimenkuller edinilmiş mal statüsündedir ve eşler arasında eşit olarak paylaştırılması gerekir. Buna binaen boşanmada gayrimenkul paylaşımı, iki tarafın da mülkiyet üzerinde eşit payı olduğu baz alınarak yapılır.
Evliyken Alınan Mallar Boşanınca Kimin Olur?
Evliyken alınan malların kime ait olacağı, ne şekilde elde edildiğine göre değişir. Yasal rejime göre emek ya da kazanç yoluyla elde edilen varlıklar için eşlerin ayrılması durumunda mal paylaşımı yarı yarıyadır. Kişisel eşyalar, manevi tazminatlar ve bağış yoluyla edinilen paralar ise kişinin kendisine aittir. Bu nedenle kişisel eşyalar ya da bunun yerine geçen mal varlıkları, boşanmada mal paylaşımı kapsamında değerlendirilmez.
Mal Paylaşım Davası Ne Kadar Sürer?
Mal paylaşım davasının süresini mahkemelerdeki yoğunluk, tarafların anlaşma yapıp yapmadığı ve istinafa başvurup başvurmadıkları gibi farklı ihtimaller belirler. Taraflar boşanma esnasında diğer mali yükümlülüklere ek olarak mal rejiminin sonlandırılmasına dair anlaşma yaptıysa süreç daha hızlı ilerler. Fakat tarafların anlaşma yapmadığı ve boşanma sonrasında ayrı bir dava açtığı durumda süre uzayabilir.
Mal Paylaşımı Davasında Dönmez Hukuk Bürosu
Yasalara göre boşanmada mal paylaşımı davası, evlilik birliğini yasal olarak sona erdiren davalardan bağımsız olarak açılmalıdır. Bunun sebebi, boşanma davası sonuçlandıktan sonra mal rejimi sona ermiş sayılacağından taraflar için mal varlığının tasfiyesinin mümkün hale gelmesidir.
Sürecin boşanma davalarından ayrı olarak ilerlemesi ise tarafların, kişisel ve edinilmiş mallar gibi haklarına daha geç kavuşmasına neden olabilir. Bu nedenle süreci, mal paylaşımı konusunda yetkin kişilerle birlikte yönetmek önemlidir.
Dönmez Hukuk Bürosu’nda görev alan Ankara boşanma avukatı, eşlerin sahip olduğu varlıkları yönetme ve kullanma gibi tabii haklarını korumayı hedefler. Bununla birlikte büro, anlaşmalı ve çekişmeli boşanmalarda mal tasfiyesinin yasal çerçeveye uygun tamamlanması için hukuki destek verir. Hukuk bürosu bünyesinde çalışan avukatlar, eşlerin her ikisini de ilgilendiren tüm meselelerle ilgili kapsamlı bilgiler de sunar.
Dönmez Hukuk Bürosu, boşanma sürecinde hak kayıplarını önlemek adına titiz bir çalışma yürütür. Söz konusu davalar ve yasal haklarınız hakkında detaylı bilgi almak için Dönmez Hukuk Bürosu ile iletişime geçebilirsiniz.